Tutuklama Kararı Verilmesinin Nedenleri

1. Güçlü Suç Şüphesinin ve Tutuklama Nedenlerinin Varlığı

5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 100. maddesinin birinci fıkrasına göre, “Kuvvetli suç şüphesini gösteren somut bulguların ve tutuklama nedenlerinin bulunması halinde, şüpheli veya sanık hakkında tutuklama kararı verilebilir.” CMK’nın 2. maddesi, soruşturma aşamasında suç şüphesi altında olan kişiyi şüpheli, kovuşturma aşamasında ise hüküm kesinleşene kadar suç şüphesi altında olan kişiyi sanık olarak tanımlar. CMK’nın 100. maddesi, tutuklama kararı verilebilmesi için kuvvetli suç şüphesinin ve tutuklama nedenlerinin birlikte var olmasını zorunlu kılar.

Tutuklama kararı, bir kişinin özgürlüğünü kısıtlayan ciddi bir yargı tedbiridir. Bu karara karşı itiraz etmek, tutuklanan kişinin haklarını savunmak ve adil bir yargı süreci sağlamak için önemli bir adımdır. Ceza avukatları, müvekkillerinin tutukluluğuna itiraz ederek bu süreçte kritik bir rol oynarlar.

2. Tutuklama Kararının Amacı

Tutuklama kararı, kaçma veya delilleri karartma riski bulunan kişilerin özgürlüklerini kısıtlayarak, ceza yargılamasının daha sağlıklı ve adil bir şekilde yürütülmesini sağlamak amacıyla verilir. Tutuklamanın temel amacı, yargılamayı kolaylaştırmak ve sanık mahkûm olursa cezanın infazını güvence altına almaktır. Kanunda belirtilen amaçlar dışında tutuklama uygulanması hukuka aykırıdır. Özellikle, cezaevinde bulunmanın baskıcı etkisinden yararlanmak gibi amaçlar kesinlikle kabul edilemez. Tutuklama nedenleri sınırlıdır ve genişletilemez. Yargıç veya mahkeme, kuvvetli suç şüphesini gösteren somut delillerin olup olmadığını değerlendirir. Şüpheli veya sanığın suç işlediğine dair kuvvetli suç şüphesi varsa, ayrıca bir tutuklama nedeni olup olmadığına da bakılır. Tutuklama nedeni mevcutsa, mahkeme tutuklama kararı verecektir.

3. Tutuklama Nedenleri

Kaçma, Saklanma veya Kaçma Şüphesi Oluşturan Somut Olgular

Şüpheli veya sanığın kaçması, saklanması veya kaçma şüphesi oluşturan somut olaylar varsa tutuklama nedeni kabul edilir. Kaçma veya saklanma durumlarında talep üzerine veya re’sen tutuklama kararı verilebilir. Kişinin davranışlarında kaçma şüphesinin oluştuğu somut olaylar varsa tutuklama kararı verilebilir. Örneğin, şüphelinin yaşadığı yeri değiştirmesi veya pasaport çıkartması gibi davranışlar bu duruma örnek gösterilebilir.

Delilleri Yok Etme, Gizleme veya Değiştirme Şüphesi

Delillerin korunması amacıyla tutuklama kararı verilebilir. Bu durumda somut olayların ve kuvvetli suç şüphesinin varlığı aranır.

Tanık, Mağdur veya Başkaları Üzerinde Baskı Yapma Şüphesi

Tanık, mağdur veya başkaları üzerinde baskı yapılması girişiminde bulunma şüphesi de tutuklama nedenlerindendir. Somut olayların varlığı ve kuvvetli suç şüphesinin bulunması durumunda tutuklama kararı verilebilir.

4. Katalog Suçlar

Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 100. maddesinin 3. fıkrasında, tutuklama nedeninin var sayıldığı katalog suçlar listesi yer alır. Bu suçlardan birinin işlendiğine dair kuvvetli suç şüphesi varsa, hakim tutuklama nedenlerini ayrıca araştırmak zorunda değildir ve doğrudan tutuklama kararı verilebilir. Katalog suçlar şunlardır:

  • Soykırım ve İnsanlığa Karşı Suçlar (CMK madde 76, 77, 78)
  • Kasten Öldürme (CMK madde 81, 82, 83)
  • Silahla İşlenmiş Kasten Yaralama ve Neticesi Sebebiyle Ağırlaşmış Kasten Yaralama (CMK madde 86/3-e, 87)
  • İşkence (CMK madde 94, 95)
  • Cinsel Saldırı (birinci fıkra hariç, CMK madde 102)
  • Çocukların Cinsel İstismarı (CMK madde 103)
  • Hırsızlık ve Yağma (CMK madde 141, 142, 148, 149)
  • Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde İmal ve Ticareti (CMK madde 188)
  • Suç İşlemek Amacıyla Örgüt Kurma (CMK madde 220/2, 220/7, 220/8 hariç)
  • Devletin Güvenliğine Karşı Suçlar (CMK madde 302, 303, 304, 307, 308)
  • Anayasal Düzene ve Bu Düzenin İşleyişine Karşı Suçlar (CMK madde 309, 310, 311, 312, 313, 314, 315)
  • 6136 Sayılı Kanunda Tanımlanan Silah Kaçakçılığı (CMK madde 12)
  • 4389 Sayılı Bankalar Kanunu’nda Tanımlanan Zimmet Suçu (CMK madde 22/3-4)
  • 4926 Sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nda Tanımlanan Suçlar
  • 2863 Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nda Tanımlanan Suçlar (CMK madde 68, 74)
  • 6831 Sayılı Orman Kanunu’nda Tanımlanan Kasten Orman Yakma Suçları (CMK madde 110/4-5)
  • 2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’nda Sayılan Suçlar
  • 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 7. Maddesinin Üçüncü Fıkrasında Belirtilen Suçlar (CMK madde 100/3)

Bu suçlar nedeniyle suçlanan kişilere tutuklama kararı verilebilir, kuvvetli suç şüphesinin varlığı halinde hakim tutuklama nedenlerini ayrıca araştırmak zorunda değildir.

tutuklama kararına itiraz

tutukluluk kararına itiraz

Tutuklamaya İtiraz – Hukuki Süreç

1. Tutuklama Kararına İtiraz Hakkı

5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) kapsamında, bir kişinin tutuklanmasına karar verildiğinde, bu karara karşı itiraz etme hakkı bulunmaktadır. Tutuklama kararına itiraz, tutuklanan kişinin veya avukatının, tutuklamanın hukuka aykırı olduğunu düşündüğü durumlarda başvurabileceği bir yoldur. İtiraz hakkı, adil yargılanma ve hukuki güvence ilkelerinin bir gereği olarak tanınmaktadır.

2. İtiraz Süresi ve Yetkili Mahkemeler

Tutuklama kararına itiraz süresi, kararın tebliğinden itibaren 7 gündür. İtiraz dilekçesi, kararı veren mahkemeye sunulur. Mahkeme, itiraz dilekçesini ve dosyayı bir üst mahkemeye gönderir. İtirazı değerlendiren mahkeme genellikle bir üst derece mahkemesidir ve bu mahkeme tutuklama kararının hukuka uygun olup olmadığını değerlendirir. Bu süreçte, itirazın incelenmesi ve karara bağlanması makul bir süre içinde yapılmalıdır.

3. İtirazın İncelenmesi ve Karar

Tutuklama kararına itiraz süreci, yazılı olarak yapılır ve dosya üzerinden incelenir. Ancak, itirazın değerlendirilmesi sırasında şüpheli veya sanık dinlenebilir. Üst mahkeme, itirazı değerlendirirken şu hususları göz önünde bulundurur:

  • Kuvvetli Suç Şüphesinin Varlığı: Tutuklama kararının dayandığı suç şüphesinin kuvvetli olup olmadığı incelenir. Somut delillerin mevcut olup olmadığı değerlendirilir.
  • Tutuklama Nedenlerinin Mevcudiyeti: Kaçma veya delilleri karartma şüphesinin varlığı gibi tutuklama nedenlerinin geçerli olup olmadığına bakılır.
  • Hukuki Usul ve Esaslar: Tutuklama kararının hukuki prosedürlere ve kanunlara uygun olup olmadığı değerlendirilir.

Mahkeme, itirazı kabul ederse tutuklama kararı kaldırılır ve tutuklu serbest bırakılır. İtirazın reddedilmesi durumunda ise tutuklama kararı devam eder. Mahkeme, itirazın kabulü veya reddi yönündeki kararını gerekçeli olarak açıklar.

4. Tutuklamaya İtiraz Hangi Durumlarda Yapılır

Tutuklama kararına itirazda öne sürülebilecek nedenler şunlardır:

  • Delil Yetersizliği: Tutuklama kararının dayandığı delillerin yetersiz veya inandırıcı olmaması.
  • Tutuklama Nedenlerinin Bulunmaması: Kaçma veya delilleri karartma şüphesinin somut olgularla desteklenmemesi.
  • Alternatif Tedbirlerin Uygulanabilirliği: Tutuklama yerine adli kontrol gibi daha hafif koruma tedbirlerinin yeterli olabileceği durumlar.
  • Hukuka Aykırılık: Tutuklama kararının hukuki prosedürlere veya anayasal ilkelere aykırı olarak verilmiş olması.

5. Tutuklamaya İtirazın Sonuçları

İtirazın kabul edilmesi halinde, tutuklama kararı kaldırılır ve tutuklu derhal serbest bırakılır. Mahkeme, itirazı reddederse, tutuklama devam eder ancak şüpheli veya sanık, belirli aralıklarla tutukluluğun devamının gerekliliğinin yeniden değerlendirilmesini talep edebilir. Ayrıca, itirazın reddi durumunda, Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru yapma hakkı da bulunmaktadır.

Tutuklama kararına itiraz süreci, hukukun üstünlüğü ve adil yargılanma ilkeleri doğrultusunda, tutuklu kişinin haklarını korumak amacıyla önemli bir mekanizmadır. Bu süreçte, her iki tarafın da savunma haklarına saygı gösterilmesi ve hukuki prosedürlerin titizlikle uygulanması gerekmektedir.

6. Tutuklama İtirazını Hangi Mahkemeler İnceler

İtiraz dilekçesi, öncelikle tutuklama kararını veren mahkemeye sunulur. Bu mahkeme, dilekçeyi ve ilgili dosyayı, itirazı incelemekle yetkili olan üst mahkemeye gönderir. Üst mahkeme, genellikle bir ağır ceza mahkemesi veya sulh ceza hâkimliğinin kararına itiraz durumunda bir üst derece mahkemesidir. İtirazı inceleyecek mahkeme, genellikle:

  • Sulh Ceza Hâkimliği Kararına İtiraz: Bu durumda, itirazı inceleyen mahkeme, aynı yargı çevresindeki başka bir sulh ceza hâkimliği veya asliye ceza mahkemesi olabilir.
  • Ağır Ceza Mahkemesi Kararına İtiraz: Bu durumda, itirazı inceleyen mahkeme, bir başka ağır ceza mahkemesi olur.

İtirazı inceleyen mahkeme, dosya üzerinden inceleme yapar ve gerekli gördüğü hallerde şüpheli veya sanığı dinleyebilir. Mahkeme, tutuklama kararının hukuka uygun olup olmadığını, kuvvetli suç şüphesinin ve tutuklama nedenlerinin mevcut olup olmadığını değerlendirir.