Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kararına Karşı İtiraz

Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kararına Karşı İtiraz

Ara 11

Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kararına Karşı İtiraz ve İnceleme Süreci Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına karşı, Türk Ceza Kanunu’na göre, itiraz yoluna başvurulabilir. Bu kararlar için istinaf ya da temyiz yoluna başvurulmaz. Ancak, itiraz kararı veren mahkemeye yapılır ve eğer mahkeme itirazı kabul etmezse, itiraz mercii devreye girer. İtiraz Merciinin İnceleme Yetkisi Yargıtay’ın 2013 yılında gerçekleştirdiği içtihat değişikliği öncesinde, itiraz mercii yalnızca şekli bir inceleme yapıyordu. Yani, suçun sübut edip etmediği ve cezanın belirlenmesi gibi unsurlar değerlendirilmiyordu. Ancak, 2013 yılında yapılan içtihat değişikliği ile itiraz mercii artık maddi ve hukuki inceleme yapabilme yetkisine sahiptir. Yargıtay Ceza Genel Kurulu, 22.01.2013 tarihli 2012/534 E. 2013/15 K. Sayılı kararı ile, itiraz incelemesinin yalnızca şekli yönden değil, aynı zamanda maddi ve hukuki yönden de yapılması gerektiğine karar vermiştir. Bu karar, hükmün açıklanmasının geri bırakılması gibi önemli bir konuda yargı sürecinin daha kapsamlı şekilde değerlendirilmesini sağlamaktadır. İtiraz Mercii ‘nin Yapabileceği İşlemler İtiraz mercii, gerekli gördüğü durumlarda sanık müdafini dinleyebilir ve dosya üzerinde gerekli araştırmalar yapabilir. Bu durumda, itiraz mercii, beraat kararı verebilir ya da hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararını kaldırabilir. Ancak, itiraz mercii, hükmü açıklama yetkisine sahip değildir. Hükmün açıklanması amacıyla dosyayı, yargılamayı yapan mahkemeye göndermek zorundadır. Hükmün Aleyhe Bozma Durumu Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına karşı yapılan itirazda, aleyhe bozma yasağı uygulanmaz. Yani, itiraz mercii, hükmü sanık aleyhine bozabilir. Bu durum, itirazın mahiyetinin ve niteliğinin ne kadar önemli olduğunu gösterir. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına karşı yapılan itirazda, hükmün aykırılığı açıkça ortaya konmalıdır. İtiraz edilen kararın sanık aleyhine bozulma riskini taşıdığı unutulmamalıdır. Bu sebeple, itiraz süreci oldukça önemlidir ve uzman bir ceza avukatı ile çalışmak, hak kaybı yaşamamak için gereklidir.

Read more
Gıyapta (Yoklukta) Tutuklama Kararı

Gıyapta (Yoklukta) Tutuklama Kararı

Kas 17

Kural olarak şüpheli ya da sanığın yokluğunda tutuklama kararı verilemez. Ancak Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 248. Maddesinde yurt dışında bulunan kaçaklar bakımından yoklukta tutuklama kararı verilmesine imkan tanınmıştır. Kural olarak, şüpheli veya sanığın yokluğunda tutuklama kararı verilmesi mümkün değildir. Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) bu konuda net hükümler içermektedir. Ancak, CMK’nın 248. maddesi, yurt dışında bulunan ve kaçak durumunda olan kişiler için gıyapta tutuklama kararı verilmesine olanak tanımaktadır. Bu madde, istisnai bir durum oluşturur ve belirli şartların sağlanması halinde devreye girer. Gıyapta Tutuklama Kararı Hangi Durumlarda Verilir? Yurt Dışında Bulunan Kaçaklar İçin: Şüpheli veya sanığın yurt dışında bulunması ve kaçak durumda olması halinde, gıyapta tutuklama kararı verilebilir. Bu durum, özellikle uluslararası suçlar ya da ağır cezalara konu olan dosyalarda uygulanmaktadır. Tutuklama Talebinin Reddedilmesi ve İtiraz Durumu: Eğer tutuklama talebi mahkeme tarafından reddedilmişse ve bu ret kararına karşı Cumhuriyet savcılığı tarafından itiraz edilmişse, şu senaryolar gündeme gelir: Tutuklama talebini ilk kez reddeden mahkeme, kendi kararını kaldırabilir ve tutuklama kararı verebilir. Bu durumda, şüpheli ya da sanığın yokluğunda tutuklama kararı verilmiş olur. Mahkeme, ilk kararını kaldırmaz ve dosyayı itiraz merciine gönderirse, itiraz mercii de yoklukta tutuklama kararı verebilir. Yakalama Kararı Çıkarılması Durumu: İtiraz merci, gıyapta tutuklama kararı verebileceği gibi, şüpheli veya sanık hakkında yakalama kararı da çıkarabilir. Bu durumda, hakkında yakalama kararı çıkarılan kişinin yakalanmasının ardından sorgusu yapılır. Sorgu sonucunda, şüpheli ya da sanığın tutuklanmasına veya serbest bırakılmasına karar verilir. Tutuklama Talebi Hakkında Tutuklama talebi mahkemece reddedilmiş ve ret kararına karşı cumhuriyet savcılığına başvurulmuş ise; tutuklama talebini ilk seferde reddetmiş olan makam bu kararını kaldırarak tutuklama kararı verebilir. Bu halde tutuklama kararı, şüpheli ya da sanığın yokluğunda verilmiş olur. Tutuklama talebini reddeden makamın, itirazı yerinde görmeyerek dosyayı üç gün içerisinde itiraz merciine göndermesi halinde, itiraz mercii de yoklukta tutuklama kararı verebilecektir. (CMK 271) İtiraz üzerine mercii gıyapta tutuklama kararı verebileceği gibi, şüpheli ya da sanık hakkında yakalama kararı da çıkartabilir. Bu halde hakkında yakalama kararı çıkarılan şüpheli ya da sanığın sorgusu yapıldıktan sonra tutuklanması ya da serbest kalmasına karar verilecektir. Yasada açıkça düzenlendiği üzere, genel kural tutuklama kararının gıyapta verilmemesidir. Ancak; Yurt dışında bulunan kaçaklar için, Tutuklama talebinin reddi kararına itiraz edilmesi ile, talebi ilk kez reddeden merciin verilen ilk kararını kaldırması sonucunda, Tutuklama talebinin reddi kararına itiraz edilmesi durumunda, talebi yerinde bulmayan ilk karar merciinin dosyayı itiraz merciine göndermesi ile itiraz mercii tarafından gıyapta tutuklama kararı verilebilmesi mümkündür. Gıyapta Tutuklama Kararına İlişkin Genel Kural Ceza yargılamasında genel kural, tutuklama kararının şüpheli veya sanığın huzurunda verilmesidir. Ancak, yukarıda belirtilen istisnai durumlar söz konusu olduğunda, yoklukta tutuklama kararı verilebilir. Bu istisnalar şu şekilde özetlenebilir: Şüpheli ya da sanığın yurt dışında bulunup kaçak durumda olması, Tutuklama talebinin reddi kararına itiraz edilmesi ve bu itiraz üzerine ilk kararın kaldırılması, Ret kararının itiraz merciine iletilmesiyle itiraz merciinin gıyapta tutuklama kararı vermesi Gıyapta Tutuklama Sürecine İtiraz Gıyapta verilen tutuklama kararına karşı itiraz edilmesi mümkündür. İtiraz süresi ve prosedürleri, Ceza Muhakemesi Kanunu‘nda belirtilmiştir. İtiraz sürecinde, hukuki bilgi eksikliğinden kaynaklanabilecek hak kayıplarını önlemek adına uzman bir avukat desteği almak büyük önem taşır.

Read more